AHMED HULÛSİ'DE KAVRAMLAR

 

‘’ALIN YAZISI’’

“Alın yazısı’’ndan murad, beynin kozmik kalemle-kozmik ışınlarla programlanmasıdır!

Esasen kişinin yüzde 90’lara varan bir biçimde, tüm özelliklerini dahi okuyabilmek ehli için mümkündür.

Bunun için gökgünlüğü denen “Ephemeris” adlı bir kitap ile “Daltons table house” adlı ikinci bir kitaba ihtiyaç vardır. Birinci kitapta, sizin doğduğunuz günde güneş sistemindeki tüm planetlerin, hangi burçların kaç derecesinde olduğu bilgisayarlarca hesaplanarak yazılmıştır. İkinci kitapta ise hangi burçların doğduğunuz saatte kaçar derecelik açılarla beyninizi etkilediği hesaplanır.

İşte çıkan netice, sizin “alın yazınız”dır!

 

ALIN YAZIMIZ NASIL YAZILIYOR?

İnsanlığın oluş düzeni ve sistemi Astroloji ilminde mevcuttur.

Eskilerin "BURÇ" kelimesiyle adlandırdığı takımyıldızlar yaklaşık 500-600 milyon ile milyarı geçen sayılarda biraraya gelmiş güneş benzeri yıldızlardan oluşmuştur. Ve bunlar, evrene, kendi yapılarına uygun bir biçimde çeşitli kozmik ışınlar yayarlar.

Bunların yaydıkları ışınlar ise Güneş çevresinde dönmekte olan dünyayı ve üzerindekileri, tüm sistemle birlikte sürekli bombardıman altında tutarlar.

Güneş sistemindeki Plüton, Neptün, Uranüs, Satürn, Jüpiter, Mars, Dünya, Venüs, Merkür isimli planetler sürekli olarak Burçlardan gelen tesirleri alırlar ve bir tür yansıtıcı görevi görerek insan beyinlerini daimî olarak etki altında tutarlar.

Beynin bu ışınsal etkilerle belli açılımları kazanması 3 ana devrede mütalâa edilebilir;

A-Sperm - yumurta bileşiminin 120. günü.

B-Yedinci - dokuzuncu ay süreci.

C-Doğum anı.

Beyin, yapısı ve terkibi itibariyle zerrelerden oluşmuştur. Yâni, hücrelerden hücrelerin özüne inersek moleküllerden, atomlardan...

Buna işaret bâbında da "zerre" tâbiri kullanılıyor, “en küçük nesne“ mânâsına... “düşülebilen en küçük nesne“mânâsına...

Her zerrenin, zâtıyla, sıfatıyla, esmâsıyla ve efâliyle Hakk’tan gayri bir şey olmaması hasebiyle, "beyin" ismi altında da, zâtıyla sıfatıyla, esmâsı ve efâliyle Hakk’tan gayri bir şey mevcut değildir. Çeşitli ilâhi isimlerin mânâlarına karşılık olan beyin devrelerinin açılışı ve faaliyete geçirilişi, ancak beynin ilk oluşum devresi için sözkonusu.

Az önce dedik ki, taş, yıldız, hayvan gibi isimlerin ardında, Hakk'ın varlığından başka bir şey mevcut değildir! Bir yıldız ya da takımyıldız, “burç” dediğimiz sistemler dahi belirli mânâları ihtiva eden yoğunlaşmış kitleler.

Böyle olunca, belirli bir mânâyı hâvi olan kitlelerin yaydığı radyasyon, oluşması devresinde beyinde, kendi yapısına uygun mânâların ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu radyasyonlar beyne ulaştığı zaman, kendi anlamı türünden bir çalışma tarzını beyinde meydana getirir. Ve beyinde oluşturduğu mânânın neticesini de biz “fiil” ya da “düşünce” şeklinde o birimde müşahede ederiz!

Hangi türden mânâlar, o beyinin oluşumunda ağır basmış ise, daha sonraki yaşamında, artık o beyinden, oluşumuna uygun davranışlar çokça meydana gelir; ki, bunun anlamı da "o kişiye o tür işlerin kolaylaştırılması" olur!

Doğum tarihine kadar olan süre ve doğum saati itibariyle, beyin bu tesirleri aldı ve almasıyla birlikte de bu tesirlerin mânâlarını ortaya çıkarabilecek kâbiliyeti elde etti…

Esas itibariyle, bütün insanlardaki beyinler ana yapı olarak birbirine benzer! Ancak, aldıkları tesirler ve bu tesirlerin beyinlerde çalıştırdıkları bölümlerin farklı oluşu, genelde, insan kelimesiyle tanımlanan bu birimlerdeki farklı davranış ve düşünüş şekillerini meydana getirir.

"ALIN YAZISI" denilen şey, bu tesirlerden başka bir şey değildir!

-Peki nasıl yazılıyor bu yazgı alnımıza!

-Cem hiç yakışmadı bu soru sana! ... Lütfen kopmadan takip et anlattıklarımı...

Beyninizde genetik katman vardır, bir... Rahimde 120. günde oluşan ön ana program vardır, iki... doğana kadar ki süreç içinde programlanan ikinci katman vardır, üç... bir de doğum anında programlanan katman vardır, dört...

Ayrıca bu programlar, beynin yaydığı çeşitli mikrodalga yapıları dahi düzenlerler... Meselâ, birimin 120. günde gelen kozmik ışınıma göre beyninde açılan bir devre anti-çekim dalgalarını üretirse, bu kişi ölüm ötesi yaşamda, sizin tâbirinizle "ruh"unu dünyanın çekim alanından kurtararak uzayın çeşitli katmanlarına ya da sizin deyişinizle cennetlere açılabilir !

Bunun gibi, istidat ve yetenekler dahi hep bu kozmik ışınlar tarafından programlanır...

-Nasıl olur bu ?

-Kullanmakta olduğunuz bilgisayarı düşün… Bu bilgisayarlar, bir beynin son derece minyatürize edilmiş en ilkel şeklidir...

Önce o bilgisayarın beyin devreleri yapması istenen işleve göre programlanır... Sonra, o program doğrultusunda veriler yüklenmeye başlanır..

Bunun gibi, beyniniz de önce sizi vareden Kozmik bilincin gayesi istikametinde programın oluşacağı günde dünya üzerinde meydana getirilerek programlanır... Sonra o programa uygun verilerle yüklenmeye başlanır. Gerek bu programlanma ve gerekse yüklenme sizin “alınyazısı“ dediğiniz şeyden başka bir şey değildir.

 

 KUR'ÂN-I KERÎM ÇÖZÜMÜ  

www.allahvesistemi.org