kavramlar.jpg (6719 bytes)

 

"BENCİL"

  • Paylaşmayı sevmeyen...

  • Çıkarı olmadan ilişkide bulunmayan...

  • Karşılıksız vermeyen...

  • İhtiyacı olana vermeyen...

  • Elindekileri kendi emeğinin karşılığı sanan...

  • Tanrısına bile cennet uğruna kulluk eden...

  • Ötede bir Tanrı hayâliyle egosuna-izâfi kişiliğine hizmet ederek ömrünü tüketen...

  • "Öz"ündeki Allah'tan perdeli olan...

 

BENCİL ATILIMLAR

 

BENCİL ATILIMLARA KARŞI

(İçerden veya dışardan ulaşan dalgalarla oluşan yanlış yönelimlere karşı)

İNSANIN YAPABİLECEĞİ EN ETKİLİ VE VERİMLİ ÇALIŞMA

DUA MEKANİZMASINI HAREKETE GEÇİRMEKTİR

 

 Her insan ve her varlık için “ALLAH”a giden yol, kendi dışına değil; KENDİ ÖZÜNE HAKİKATINA DOĞRUDUR!.

Dışarıda, ötede bir tanrı düşünen, ancak kendi zannındakine, hayâlindekine yönelmektedir!.

Tüm İslâm tasavvufunu yaşayan hakikat ehli, hep, âlemlerin iç içe boyutlar şeklinde varolduğundan söz eder ki, bu da kişinin, hakikatindeki TEK önünde varlığının hiçliğini hissetmesiyle son bulur!.

“Panteizm”, birimlerin varlığından ve evrenin bütünselliğinden söz ederken; tasavvuf mutlak TEK (AHAD) indinde tüm birimlerin varlığının olmayışından söz eder. Tasavvuf ehli, hakikate ermek için kişinin “ego”–”ben”inin olmayışı gerçeğini idrak etmesini anlatır.

Zira, Dünyada oldugu gibi Cehennemin en büyük azabı da, insanın özündeki “ALLAH”tan perdeli kalması sonucudur. Yani tard edilmişliktir!

Çağdaş bilimin erdiği holografik evren tezi dahi “string”ler veya dalga sistemi içinde varlığın yaratıcı Kudret önünde önce TEK’liğini ve nihayet yokluğunu anlatır. “TEK'İN SEYRİ“ kitabını okuyun bu konunun açıklaması olarak lütfen.

İşte bütün bu gerçekler dolayısıyla, yeryüzünde tüm insanlara görünecek olan “cin” ismiyle anlatılmış dünyalı ya da uzaylı türler ile; onların desteğiyle sayısız olağan üstünlükleri ortaya koyacak olan Deccal’ın asla TANRI olmasından söz edilemez.

Belki geçmişte o türlerin yeryüzündeki insanlara kendilerini tanrı olarak tanıtmaları; tarihe, çeşitli değişik anlatımlarla “tanrıların dünyayı ziyareti” olarak nakledilmiş olabilir... Ama bu nakiller, asla Tanrı veya tanrıların yeryüzüne gelmesi veya insanı yaratması demek değildir!.

İnsanların üzerindeki çeşitli sıkıntı ve yanlış yönelimler, hırs ve bencil atılımlar, şeytanî düşünce ve duygular kendi yapılarından kaynaklandığı gibi, dışarıdan kendilerine ulaşan dalgalardan da olabilir.

İşte bu tür etkilere karşı insanın yapabileceği en verimli ve isabetli çalışma, DUA mekanizmasını harekete geçirmektir.

DUA, kişinin “ALLAH” ismiyle işaret edilene yönelerek, O’nun kuvvet ve kudretiyle isteklerini gerçekleştirme işlevidir!.

ara.jpg (366 bytes)

 

BENCİL,

BENCİLLİĞİYLE KARANLIKLARDA BAŞBAŞA KALMADAN

(Ölümü tadmadan evvel)

DÜŞÜNMELİ…

O kadar bencildi ki...

Kimseyle paylaşmayı sevmezdi!.

Çıkarı olmadıkça, kimseye yüz vermezdi!.

Alacağı bir şey yoksa, karşılıksız vermeyi hayatta düşünmezdi!.

İnsanlar için çalıştığını söyler; yoksulu sürünür bırakıp; ‘’hakkettiği kadarını alıyor!’’ derdi!.

Tanrıya bile, cenneti uğruna kulluk ederdi!.

Sanırdı ki, elinde bulunanlar kendi emeğinin karşılığı!.

Ve bencil de bir gün ölümü tattı!.

Bencil benliğiyle başbaşa kaldı, karanlıklar içinde tek başına!.

Ahmed Hulûsi

yazdir

Tüm Kavramlar Programı

Yayınlarımızın Telif Hakkı Yoktur. Sitemizdeki tüm bilgiler, Hz. MUHAMMED'in (aleyhisselâm) bildirip açıkladığı "ALLAH" ismiyle işaret edilenin hakikatinin ne olduğunun öğrenilmesi ve "DİN" denilen yaşam sisteminin bu vizyonla değerlendirilebilmesi için, tüm insanlarla karşılıksız paylaşılmak üzere hazırlanmıştır. Tüm yayınlarımızı ücretsiz okur; dinler, bilgisayarınıza indirebilir, çoğaltabilir; YAZAR ve KAYNAK BELİRTMEK ŞARTIYLA her yoldan bütün çevrenizle paylaşabilirsiniz. Allah ilmine karşılık alınmaz. Prensibimiz maddî ya da manevî karşılıksız paylaşımdır.

www.allahvesistemi.org