kavramlar.jpg (6719 bytes)

 

FİKİR

  • Kulun Allah'a bakışı...

  • Çeşitli konularda aklımıza gelen yeni düşünceler...

  • Akla ve mantığa yön veren düşünce...

 Fikir; çeşitli konularda aklımıza gelen yeni yeni düşüncelerdir. Bize herhangi bir konuyu düşünmemizi sağlayan ana materyaldir.

ara.jpg (366 bytes)

 

FİKRİN DEĞERLENDİRİLMEDİĞİ YERDE…

Fikrin değerlendirilmediği yerde, zorbalık hüküm sürer.

ara.jpg (366 bytes)

 

“FİKİR”İN KÖKENİ

Kökeni ya beynin üretimi ya da dış etkilerdir; ilham, astrolojik etkiler vs...

Fikir, Merkürün ruhaniyetinden gelir.

 ara.jpg (366 bytes)

 

FİKİR,

KULUN ALLAH’A BAKIŞIDIR

Zikir, "Allah’ın kulunu seyri’’;  fikirse, ‘’kulun Allah’a bakışı’’dır!.  

ara.jpg (366 bytes)

ALT BİLİNÇ TARAFINDAN ÜRETİLEN FİKİRLER,

ÜST BİLİNÇ TARAFINDAN DEĞERLENDİRİLİR!

Alt bilinç adını verdiğimiz, “bilinçaltı” da denilen, fikir üreten ve duyguları oluşturan veri tabanımızın kaynakları birkaçtır;

-Genetik yoldan bize intikal eden sevgi, korku, kıskançlık, doğal savunma güdüsü vs. gibi bizden öncekilerin bize gönderdiği veriler.

-Doğum anından itibaren çevrenin beyin dalgalarının beynimizde yaptığı açılımlar.

-İçinde yaşadığımız toplumun bizi şartlandırmaları.

-Okuduklarımız, seyrettiklerimiz ve iletişimde olduklarımızdan bize yansıyan ve alıp kabullendiğimiz değerler.

Alt bilinç tarafından üretilen fikirlerin, beyinde belirli hayâl sûretleri oluşturularak üst bilinç tarafından değerlendirildiğini; bu yüzden, insanın, varoluşundan ebede kadar, hep hayâl içinde yaşayacağı gerçeğini ise pek az insan fark etti!.

ara.jpg (366 bytes)

 

AKIL VE MANTIĞA YÖN VEREN FİKİR;

“İMAN” KONUSUNDA DURUR!

 Akıl herhangi bir noktayı düşünürken, bütün bağlantıları gereği gibi kuramayıp, herhangi bir yanlış fikrin etkisi altında kalma tehlikesi ile yüzyüzedir!.

İşte o anda da vehim, onun üzerinde hükmünü icra eder; yani nefsin, benliğin üzerinde tesirini icra eder.

Aklın gücünü, tesirini keser, geleceğe ve bilince dönük biçim yerine; bedene, ve benliğe dönük istikamette bir harekete sürükler.. O zararlı hareketi yararlıymış gibi gösterir!. Çünkü vehim, her şeyi tersine gösterir...işte bu yüzden de zararlı hareketi yararlıymış gibi sandırıp, seni yanlışa çekebilir.

Ancak vehmin üstesinden yüzde yüz gelebilecek bir güç vardır...işte o güç iman gücüdür.

"İman"da, "akıl" ve mantığa yön veren "fikir" durur!.

Meselâ sana biri geliyor, hiç aklının ve mantığının kabul etmeyeceği bir şey söylüyor. Şu işi şöylece yap diyor...

Eğer sen, o kişiye tam bir itimadla güvenmişsen, daha önceden aklın yatmışsa; bu kişi mutlaka doğru söyler, kendi menfaatine dönük bir şey söylemez, söylediği doğrudur diye tam inanmışsan; işte o zaman söylediği ters bile gelse, vehim seni o işi yapmamağa tahrik etse dahi, ona olan o güvenin, teslimiyetin dolayısı ile o işi yaparsın!.

İşte o işi yapman anında sen vehmini yenmişindir.

Ama işi o iman ve teslimiyetle yapmayıp da, "acaba ben bu işi böyle mi yapsam..? Bu böyle diyor ama, bu böyle olursa, böyle böyle sonuçlanır; yok böyle olmazsa, şöyle şöyle neticeler doğurur"un içine girdin mi, işin içinden çıkamazsın ve o işi gerektiği biçimde yapamazsın.

Yapamadığın zaman da vehim sana galip gelmiş olur!. Yani yapamamak, vehminin sana galip gelmesindendir.

Bu yüzdendir ki ölümötesi yaşam konusu, teslimiyet ve iman esasına dayandırılmıştır.

ara.jpg (366 bytes)

 

FİKRİN DEĞERLENDİRİLMESİ YA AKILLA OLUR…

YA DA VEHİMLE!

Herhangi bir konuda bir fikir geliyor aklına... Bu fikir, ya beynin çeşitli konularda dışarıdan aldığı bilgileri değerlendirmesi sonucu ortaya çıkan yeni bir fikirdir ki; bu daha evvelde düşündüğün, “daha evvel düşünmüştüm ben bunu” dediğin bir olaydır... Veya hiç düşünmeden, birden bire o anda senin beyninde bir lâmba yanışı gibi parlayan bir fikirse bu, Merkür’ün veya herhangi bir ışınsal etkinin sende meydana getirdiği yeni fikirdir...

Bu fikir daha sonra hayâl yoluyla daha belirgin bir hâle sokulur ve şekillendirme özelliği ile musavvire gücü ile belli bir şekil içinde düşünülerek daha anlaşılır hâle gelir.

Bundan sonra bunun değerlendirilmesine geçilir.

Değerlendirilmesi, ya akıl yoluyla olur, ya vehim yoluyla olur. Eğer vehim yoluyla bir değerlendirme yapılırsa, bu fikir üzerinde, bu fikir kişinin benliğine dönük bir netice ortaya doğurur!.. Benliğe dönük bir neticeyi doğurması, bu fikrin, o kişinin kendisini  bir beden veya mustakil varlığı olan bir ruh olarak kabulüne yol açar.

ara.jpg (366 bytes)

 

ŞEYTANİ FİKİRLER

  • Suç olan fiskoslar

  • Fısıldaşma

Ey iman edenler... Birbirinizle fısıldaştığınızda kötülük, düşmanlık ve Rasûle isyan konusunda fısıldaşmayın... (Allah'a) yakınlığı sağlayıcı fiiller ve korunmayı getirici davranışlar hakkında fısıldaşın! O'na haşrolunacağınız Allah'tan (yaptıklarınızın sonucunu yaşatacağı için yanlış yapmaktan) korunun!

Fısıldaşma (suç olan fiskoslar) şeytandandır (şeytanî fikirler); iman edenleri mahzun etmek için! Allah izni müstesna, (şeytanî fikirleri) onlarda (iman edenlerde) hiç zarar açığa çıkartamaz! İman edenler Allah'a tevekkül etsinler. (Mücadele/9-10)

yazdir

   Tüm Kavramlar Programı

 

Yayınlarımızın Telif Hakkı Yoktur. Sitemizdeki tüm bilgiler, Hz. MUHAMMED'in (aleyhisselâm) bildirip açıkladığı "ALLAH" ismiyle işaret edilenin hakikatinin ne olduğunun öğrenilmesi ve "DİN" denilen yaşam sisteminin bu vizyonla değerlendirilebilmesi için, tüm insanlarla karşılıksız paylaşılmak üzere hazırlanmıştır. Tüm yayınlarımızı ücresiz okur; dinler, bilgisayarınıza indirebilir, çoğaltabilir; YAZAR ve KAYNAK BELİRTMEK ŞARTIYLA her yoldan bütün çevrenizle paylaşabilirsiniz. Allah ilmine karşılık alınmaz. Prensibimiz maddî ya da manevî karşılıksız paylaşımdır.

www.allahvesistemi.org