KAVRAMLARLA KURÂN-I KERİM'E BAKIŞ

 

Ahmed Hulûsi'de Kavramlar-Av.Asuman Bayrakcı

 

 

 

"İBLİS"

  • Hakikatinden uzak düşen

  • Âdem’e secde etmeyen

  • İkileme düşen

  • Vehmi tahrik eden kendini beden kabul etme fikri

  • Benliğini yücelten

  • Benliğinin yüceliğinden (enfüsünde gördüğüyle âfaktaki hakikatten perdelenerek) "Hakikat"i inkâr eden(kâfir)

  • (Bilincine dayanarak) benlik taslayan

  • Cinn (türünden)

  • (Göze göre görünmez) ışınsal bedenli varlık

  • Ateşten (Radyasyondan-yakan dalgalardan) halk edilen

  • İnsanların hepsini şaşırtıp (kendilerini beden kabul ettirerek, bedenin zevkleri peşinde koşturarak; hakikatlerini oluşturan ruhun konusundan) saptıran

  • Rabbinin hükmüne uymayan

  • Hakikat ilmi olmayan (Hakikat ilmi ve kader sistemi bilgisi olmayan)

  • Semâlar ve arzın yaratılmasına ve kendi yaratılmalarına şâhit tutulmayan tür

  • Allah'ın lâneti üzerinde olan

  • Hakikat bilgisini inkâr eden(karşısındakinin hakikatini göremeyen)

  • (İnsanların ölümle) bâ's olacakları zamana kadar kendisine mühlet tanınan

  • İhlâslandırılmış kullar müstesna, arzda (bedenli yaşamlarında) insanlara Sünnetullah'a göre perdelilik oluşturan fiilleri süsleyen ve onları toptan azdıran

  • Allah kulları üzerinde bir gücü, yaptırımı olmayan(Azgınlardan ona tâbi olanlar müstesna)

  • Bâtıl olan

  • Düşmanınız

  • Zâlimler için kötü bir dost

 
 

    

  • TÜRÜ

  • İblis, Cinn(türün)dendi. {Göze göre görünmez} ışınsal bedenli varlık)

  • "HAKİKAT"TEN PERDLENMESİ(Secde edenlerden olmaması)

  • SECDE ETMESİNE ENGEL OLAN ŞEY{Nâr'dan (ateşten-radyasyon-bir tür dalga boyu yapıdan) yaratılması}

  • Büyüklük taslayarak kendini küçülttü!

  • Enfüsünde gördüğüyle âfaktaki hakikatten perdelendi(Hakikati inkâr edenlerden (kâfir) oldu)

  • Kendisine mühlet tanınması

  • Hüküm sürecine kadar(İnsanların ölümle bâ's olacakları zamana kadar) kendisine mühlet tanındı.

  • “SIRAT-I MUSTAKÎM" ÜZERE OTURARAK İNSANLARA ÇEŞİTLİ YÖNLERDEN GELMESİ

  • Önlerinden gelişi->(hırslarını tahrik ederek-benliklerini yücelterek hakikati inkâra sürükleyerek)… Arkalarından gelişi->(gizli şirke yönelterek saptırıcı fikirlerle)… Sağlarından gelişi->(Allah'tan alıkoyacak hayırları ilham ederek)… Sollarından gelişi->(kötülükleri güzel-süslü göstererek)

  • Sonra da şeytan(“El Esmâ" ruhu olan-Mânâlar bütünü-"İnsanî Mânâ-yoktan var olmuş, Esmâ ile hayat bulmuş olan şuur varlığa) bedenselliğini fark ettirmek için vesvese verdi(Yaşadıkları Cennet yaşamı boyutundan kaydırdı!)

  • İblis(Vehmini tahrik eden kendini beden kabul etme fikri), “El Esmâ" ruhu olan şuur varlıkta (“Âdem”de) şuurun hakikatini örter; ve onu şuur yaşamından(El Esmâ özelliklerinin açığa çıktığı yaşamdan-algı dışı bir yaşam boyutundan-şuur boyutundaki melekî boyuttaki seyirden-Cennet’ten), beden kabulü noktasına(Beyin-beden kabulünün getirisi sınırlı-kayıtlı cehennemî bedensel yaşama) indirir.

  • İNSANLAR HAKKINDAKİ ZANNI
     İman edenler dışındakiler İblis’e tâbi oldular. (Böylece İblis'in insanların hakkındaki zannı doğru çıktı!)

  • DOSTLARI(Zâlimler)

  • İblis ve neslini dost edinenlerin ateş dışında gidebilecekleri bir yol yoktu!

  • YAPTIRIM GÜCÜ

  • İblis'in ihlâslı kullar üzerinde bir gücü-yaptırımı yoktur!

  • YAŞAM SÜRESİ

  • İblis ve nesli için bir süre arzda (beden boyutu şartlarında) yaşam ve belli bir süre oradan yararlanma söz konusudur.

  • Hak üzerine indiğinde onun düşünce sistemini paramparça eder; ve o can çekişerek yok olup gider!

  • İBLİS'TEN KORUNMA{Gerçekte var olmayıp vehim yollu var sanılan kuvvelere tapınmayı terk etmek-[(Varlığını oluşturan) Allah'a (Esmâ'sına) iman ederek, kesinlikle kopması mümkün olmayan hakikatindeki sağlam bir kulpa yapışmak]-[Kendisini nûrdan zulmete ihraç eden Tagut'u (Sapık fikirleri-gerçekte var olmayıp var sandıkları kuvveleri, fikirleri) veli edinmekten vaz geçmek]-Fiilen küfür (hakikati inkâr) hâlinde olmaktan kurtulmak-[Zulmattan (karanlıklardan-hakikat bilgisizliğinden) Nûr'a (ilmin aydınlığında hakikati görmeye)çıkmak]-Velisi Allah olmak}

  • Kurân, bilincin şuur boyutunu oluşturan Allah Esmâ'sına 'İman' etmesi ve buna göre yaşaması teklif eder ve işin doğrusunun bu olduğunu hatırlatır.

  • Kim (gerçekte var olmayıp) vehim yollu var sanılan kuvvelere(Tagut'a) tapınmayı terk eder, (varlığını oluşturan) Allah'a (Esmâ'sına) iman ederse, kesinlikle o kopması mümkün olmayan, hakikatindeki sağlam bir kulpa yapışmış olur.

 

 

Word olarak yükle

   

 

 KUR'ÂN-I KERÎM ÇÖZÜMÜ

2012 ® RADYO YANSIMALAR web sitesi. 24 saat yayın