kavramlar.jpg (6719 bytes)

 

LÂİKLİK

  

GERÇEK LÂİK ANLAYIŞ,

“İSLÂM”IN PRENSİBİDİR!

Etiket “Müslümanlığı”, bilinçli “İslâm Dini”ni kabûle dönüşmedikçe, kişiler ne dünya huzuruna erer; ne de âhret huzuruna!.

İslâm Dini’ni kabulde, kişinin önce bilinçli olması şarttır. Sonra neyi niye yapması gerektiğini anlaması…

Fetvâ, mâzeret olmaz!. Fetvâ, DİN’den sayılmaz!. Fetva ancak istişarî fikirdir!.

İslâm Dini’nin geçerli olduğu ülkelerde, ferde, hiç bir konuda zorlama yapılamaz!. Gerçek “lâik” anlayış, “İslâm”ın prensibidir!.

“İslâm Dini”ni bırakıp, insanların kısır anlayışının sonucu olan “Müslümanlık dini”ni esas alanlar; sonra da bunu eleştirmeye kalkanlar, sadece kendilerine yazık etmekte; etiketli giysileriyle, ciddiyetsiz görüntülere bürünmektedirler!.

ara.jpg (366 bytes)

 

LÂİKLİK ANLAYIŞININ

DİN ANLAYIŞINI ZORLAMAMASI GEREKİR!

Özgürlük, sizin özgürlük sınırlarınızın zorlandığı anda biter!

Benim özgürlüğüm, sizin özgürlük alanınızı zedeliyorsa; o, benim özgürlüğüm değildir artık!.

Din anlayışında da, insanların din anlayışına müdahele etmemek  lâzım.

Eğer siz o kişilerin din anlayışına müdahale edip “bunları yap veya yapma” diyorsanız, burada da hürriyeti zedelemiş olursunuz. Yani bu öyle bir konu ki herbirinin ayrı ayrı sınırlarını ve ölçülerini tâyin etmek lazım.

İnsanların dini uygulmasına engel olmamak lâzım.

Meselâ adam bugün çıkıp Cuma namazına gitmek istiyor..

Siz diyorsunuz ki; “şu saat çalışma saatidir.Cuma namazına gidemezsin!”

Cuma namazı, belli bir saatte toplu olarak kılınması gerekli   olan haftada bir gün olan bir namazdır.

Bu adamın Cuma  namazına gitmesini engellemek, eğer lâiklik adına yapılıyorsa  yanlış bir harekettir ve din anlayışına zulümdür. Siz o gün o saat için  oraya gitmek isteyenlere izin vermekle mükellefsiniz!.

Vermiyorsanız, siz lâiklik anlayışını yanlış uyguluyorsunuz!.

Din’de zorlama yoktur; insanların birbirini zorlamasına izin yoktur!.  Ama lâiklik anlayışının da Din anlayışını zorlamaması gerekir.

Oruç tutmayan bir kişiyi bir başkasının oruç tutmaya zorlaması yanlıştır. Ama oruç tutan bir kişiye de bir başkasının  “sen oruç tutma” demesi, o da yanlıştır.

Yani Din’in hakkıyla kişiler tarafından anlaşılması ve sınırlarının iyi tesbit edilmesi gerekir.

Ahmed Hulûsi

yazdir

 

Yayınlarımızın Telif Hakkı Yoktur. Sitemizdeki tüm bilgiler, Hz. MUHAMMED'in (aleyhisselâm) bildirip açıkladığı "ALLAH" ismiyle işaret edilenin hakikatinin ne olduğunun öğrenilmesi ve "DİN" denilen yaşam sisteminin bu vizyonla değerlendirilebilmesi için, tüm insanlarla karşılıksız paylaşılmak üzere hazırlanmıştır. Tüm yayınlarımızı ücretsiz okur; dinler, bilgisayarınıza indirebilir, çoğaltabilir; YAZAR ve KAYNAK BELİRTMEK ŞARTIYLA her yoldan bütün çevrenizle paylaşabilirsiniz. Allah ilmine karşılık alınmaz. Prensibimiz maddî ya da manevî karşılıksız paylaşımdır.

www.allahvesistemi.org